Seda Kul
Köşe Yazarı
Seda Kul
 

Şahlanan Türkiye

Bu hafta yazımızın konusunu düşünürken aslında düşünecek bir şey olmaması kanısına vardım. Ne kadar monoton hayatlarımız olduğunu tek derdimizin ise geçim olduğu bu dönemde başka bir şey düşünmeye vakit bulamıyoruz. Yukarıdakiler bizlerin ne çektiğini görmemekte ısrar ederken, bizler ise onlara nefes almaya mecalimizin kalmadığını duyurmaya çalışıyoruz. Çok hareketli ve yoğun geçen bu günlerde tek gündemin geçim sıkıntısı olması bizleri derinden etkiliyor. Emekli ye dalga geçer gibi uygun görülen zam oranı ve kiralara yapılacak olan zam oranı arasında gidip geliyoruz.  Bu da bizlere Türkiye de neler oluyor sorusunu daha da çağrıştırıyor. Emekli aylıklarından ve asgari ücretten yüksek olan kiralar tüm insanların psikolojisini derinden etkiliyor ve bu dönemde çoğu insan göç etmek için uygun fiyatlı evleri arıyor. Artık insanlar göç edecekleri şehirlerde iş bulmadan önce ev bulma derdine düşüyor hangi şehir olduğunun da bir önemi olmuyor tek şart uygun kiralık bir ev olması. Eskiden olsa insanlar köylerine dönerlerdi ama artık insanların dönecek köyleri bile yok. Bu yüzden de hiç bilmedikleri şehirlerde yaşam mücadelesi vermek için arayışa giriyor insanlarımız bu duruma ise maalesef hükümetimiz sessiz kalıyor. Bu yaşanılan göçlerin nedenleri bir türlü araştırılmıyor.  Neden bu insanlar yaşadıkları yerleri bırakıyor neden bilmedikleri yerlere gitmeyi arzuluyorlar araştırılmıyor.  Bir öğrenmişler ekonomi düzeliyor zamanla her şey eskisi gibi olacak. Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak bu insanlar bu dönemleri unutabilecek mi?  Hükümetimizin biz Türk halkına layık gördüğü bu hayatı kimse iyi hatırlamayacak. Nasıl ki geçmişte yaşanan sıkıntılar güzel anılmıyorsa bizlere bunları layık gören hükümetimiz de bizlerin evlatları tarafından güzel hatırlanmayacak. İnsanlar huzurla oturamadıkları, sırf para yüzünden hısım oldukları bu dönemleri unutmayacaklar. Bakıldığında diğer ülkelerde belki de Türkiye şahlanıyor gibi gösteriliyor. Bunda da o görünenle emin olun ki hem fikirim. Çünkü Türkiye gerçekten halkını ezmekle çocukları, emekliyi, işçiyi bir lokma ekmeğe muhtaç etmekle şahlanış döneminin en büyüğünü yaşıyor. Gelinen noktaya bakacak olursak; İnsanlar göç etmek için internette ev ararken bizleri yönetenler dalga geçer gibi kararlar alıyorlar. Bizler neden yaşadığımız doğduğumuz düzenimizin olduğu şehirlerden ayrılmak zorunda bırakılıyoruz,  kimse neden bu durumu sorgulamıyor neden bizler şehirlerimizi değiştiriyoruz. Neden gençlerimiz yabancı ülkelere gitmek için uğraşıyorlar bunları düşünmekten, çocuklarımızın geleceğini düşünmekten artık nefes alamıyoruz. Ben neden ailemin düzenini bozuyorum gittiğim yerde her şeyin güzel olacağının garantisi var mı diye düşünmeden edemiyoruz. Peki ya bu bakanlar, başkanlar onlar bir karar alırken kendilerinin de bir gün düşeceğini belki bizimle aynı şartlarda olabilecekleri ihtimalini düşünmüyorlar mı?  Halkına bunları yapan hükümet bir gün bile geleceğimizi çocuklarımızı düşünmüyor mu? Emeklilerimizin halı zaten başlı başına içler acısı o kadar emek ver çalış çabala ülken için uğraş vergini ver ve sonunda kocaman bir hiç ile karşılaş. O kadar emeklerinin karşılığında rahat etmeleri gereken dönemde perişan haldeler evlerinin kiralarını ödeyemiyorlar, ilaçlarını karşılayamıyorlar ve bir öğün yemeklerini bile doğru düzgün yiyemiyorlar. Bu ülkeye emek vermiş emeklilerimizin yaşadıkları bu çile onlara neden layık görülüyor. Başka ülkelerin emeklileri yiyip içip gezerken bizimkiler neden bir lokma ekmeğin peşine düşüyorlar. Türkiye, Türkiye olalı böyle bir dönem daha geçirmemiştir. Hani diyorlar ya önceden tüp kuyruğu, yağ kuyruğu vardı diye şimdiler de geçmişten farksız mı düşünmüyorlar. Şimdi hastaneye gidip muayene olabilmek için aylarca bekliyoruz bunları görmüyorlar,  bir lokma ucuz yiyecek almak için market, market indirim kovalıyoruz görmüyorlar. Sorarsan Türkiye şahlanışta Türkiye şahlanıyor. Evet, arkadaşlar şahlanış dönemini maalesef ki evlatlarımızla gelecek neslimizle yaşıyoruz ve hiçbirimiz mutlu değiliz. Artık şahlanmak değil rahat yaşamak  istiyoruz .
Ekleme Tarihi: 11 Temmuz 2024 - Perşembe
Seda Kul

Şahlanan Türkiye

Bu hafta yazımızın konusunu düşünürken aslında düşünecek bir şey olmaması kanısına vardım.

Ne kadar monoton hayatlarımız olduğunu tek derdimizin ise geçim olduğu bu dönemde başka bir şey düşünmeye vakit bulamıyoruz. Yukarıdakiler bizlerin ne çektiğini görmemekte ısrar ederken, bizler ise onlara nefes almaya mecalimizin kalmadığını duyurmaya çalışıyoruz. Çok hareketli ve yoğun geçen bu günlerde tek gündemin geçim sıkıntısı olması bizleri derinden etkiliyor. Emekli ye dalga geçer gibi uygun görülen zam oranı ve kiralara yapılacak olan zam oranı arasında gidip geliyoruz.

 Bu da bizlere Türkiye de neler oluyor sorusunu daha da çağrıştırıyor. Emekli aylıklarından ve asgari ücretten yüksek olan kiralar tüm insanların psikolojisini derinden etkiliyor ve bu dönemde çoğu insan göç etmek için uygun fiyatlı evleri arıyor. Artık insanlar göç edecekleri şehirlerde iş bulmadan önce ev bulma derdine düşüyor hangi şehir olduğunun da bir önemi olmuyor tek şart uygun kiralık bir ev olması.

Eskiden olsa insanlar köylerine dönerlerdi ama artık insanların dönecek köyleri bile yok. Bu yüzden de hiç bilmedikleri şehirlerde yaşam mücadelesi vermek için arayışa giriyor insanlarımız bu duruma ise maalesef hükümetimiz sessiz kalıyor. Bu yaşanılan göçlerin nedenleri bir türlü araştırılmıyor.  Neden bu insanlar yaşadıkları yerleri bırakıyor neden bilmedikleri yerlere gitmeyi arzuluyorlar araştırılmıyor.  Bir öğrenmişler ekonomi düzeliyor zamanla her şey eskisi gibi olacak. Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak bu insanlar bu dönemleri unutabilecek mi?

 Hükümetimizin biz Türk halkına layık gördüğü bu hayatı kimse iyi hatırlamayacak. Nasıl ki geçmişte yaşanan sıkıntılar güzel anılmıyorsa bizlere bunları layık gören hükümetimiz de bizlerin evlatları tarafından güzel hatırlanmayacak. İnsanlar huzurla oturamadıkları, sırf para yüzünden hısım oldukları bu dönemleri unutmayacaklar. Bakıldığında diğer ülkelerde belki de Türkiye şahlanıyor gibi gösteriliyor. Bunda da o görünenle emin olun ki hem fikirim. Çünkü Türkiye gerçekten halkını ezmekle çocukları, emekliyi, işçiyi bir lokma ekmeğe muhtaç etmekle şahlanış döneminin en büyüğünü yaşıyor.

Gelinen noktaya bakacak olursak;

İnsanlar göç etmek için internette ev ararken bizleri yönetenler dalga geçer gibi kararlar alıyorlar. Bizler neden yaşadığımız doğduğumuz düzenimizin olduğu şehirlerden ayrılmak zorunda bırakılıyoruz,  kimse neden bu durumu sorgulamıyor neden bizler şehirlerimizi değiştiriyoruz. Neden gençlerimiz yabancı ülkelere gitmek için uğraşıyorlar bunları düşünmekten, çocuklarımızın geleceğini düşünmekten artık nefes alamıyoruz. Ben neden ailemin düzenini bozuyorum gittiğim yerde her şeyin güzel olacağının garantisi var mı diye düşünmeden edemiyoruz.

Peki ya bu bakanlar, başkanlar onlar bir karar alırken kendilerinin de bir gün düşeceğini belki bizimle aynı şartlarda olabilecekleri ihtimalini düşünmüyorlar mı?  Halkına bunları yapan hükümet bir gün bile geleceğimizi çocuklarımızı düşünmüyor mu?

Emeklilerimizin halı zaten başlı başına içler acısı o kadar emek ver çalış çabala ülken için uğraş vergini ver ve sonunda kocaman bir hiç ile karşılaş. O kadar emeklerinin karşılığında rahat etmeleri gereken dönemde perişan haldeler evlerinin kiralarını ödeyemiyorlar, ilaçlarını karşılayamıyorlar ve bir öğün yemeklerini bile doğru düzgün yiyemiyorlar. Bu ülkeye emek vermiş emeklilerimizin yaşadıkları bu çile onlara neden layık görülüyor. Başka ülkelerin emeklileri yiyip içip gezerken bizimkiler neden bir lokma ekmeğin peşine düşüyorlar. Türkiye, Türkiye olalı böyle bir dönem daha geçirmemiştir. Hani diyorlar ya önceden tüp kuyruğu, yağ kuyruğu vardı diye şimdiler de geçmişten farksız mı düşünmüyorlar. Şimdi hastaneye gidip muayene olabilmek için aylarca bekliyoruz bunları görmüyorlar,  bir lokma ucuz yiyecek almak için market, market indirim kovalıyoruz görmüyorlar. Sorarsan Türkiye şahlanışta Türkiye şahlanıyor. Evet, arkadaşlar şahlanış dönemini maalesef ki evlatlarımızla gelecek neslimizle yaşıyoruz ve hiçbirimiz mutlu değiliz. Artık şahlanmak değil rahat yaşamak  istiyoruz .

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve okurmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.