Yaklaşan yerel yönetim seçimleri, adayı daha fazla ön plana çıkarması açısından milletvekilleri seçimlerinden daha farklıdır. Adayın, sahip olduğu kimi özellikler (fiziksel, kişisel, eğitim, iletişim becerisi, geleceğe dair projeler, ideoloji, hemşericilik) seçmenin tercihinde etkili olabilmektedir. Her partiden aday olan kişilerin, uyguladıkları farklı ittifaklar ve stratejiler vardır. Amaçları seçildikleri il ve ilçe yönetimlerini daha iyi yerlere taşımak ve bunun uğruna bazen de soğuk savaşlar vermektir. Adayların, seçim arabalarını sokaklarınız da görmeye başlamışsınızdır. Köyleri, mahalleleri, gezen adaylar geleceğe dair yapacağı yatırımlar hakkında konuşup seçmenin oyuna talip olmakta. Peki, seçmen kimdir ve ne ister? Oy kullanacak yaklaşık 64 milyon insan var. Eminim hepsinin tek isteği, İktidara gelecek olan adayın beklentileri karşılaması ve verdiği sözleri tutmasıdır. Demokrasi ile yönetiliyoruz. Herkes istediği adayı, destekleyebilir elbette. Fakat seçmen hizmet bekleyecektir. Dürüst, şeffaf belediyecilikten yanadır. Oylarımızla seçilen başkanlara, seçimden sonra ulaşmak çokta mümkün olmuyor. Derdini anlatmak için en az on kişiden sonra başkana ulaşabiliyorsunuz. Tabi ki ulaşılabilir belediyeler mevcuttur. Bu durum da akıllara şu soruyu getiriyor, adaylıkta halkın yanında olduğunu, onları her zaman dinleyeceğini, söyleyen politikacılar nedense koltuğa oturunca görünmez ve ulaşılmaz oluyor. Halkın, mülkiyetinde olan ve onun hizmetinde kullanması gereken belediye olanakları, halkın hizmetine mi kullanılıyor yoksa ihalelerle büyük sermaye sahiplerinin hizmetine mi sunuluyor? Yerel yönetimlerin yönetsel işlevleri, trafik, zabıta ve kaldırım taşı döşemek ya da çöp vergisi toplamak değildir. Tüm hizmetleri kapsar. Yerel yönetimler, rantçı belediyeciliğin önüne geçecek şekilde olmalıdır. Yani sorunlar ve çözümler için başkaları değil halk karar vermelidir.   Bilindiği üzere seçimlerden sonra belediye, aynı partide de kalsa başka bir partiye de geçmiş olsa bu süreçten sonra, sözleşmeli olarak istihdam edilen personelin sözleşmelerinin yenilenmediğine çoğu kez tanık olduk. Belediye çalışanları için seçim bazen risk taşıyabilmekte… İşsiz kalma riski. Çünkü bazı belediyeler, iktidara gelmeden yakın çevresine vermiş olduğu sözleri hatırlamakta. Her gelen kendi kadrosunu getirdiğinde, işler içinden çıkılmaz hale geliyor maalesef. Yerel yönetim ve gençlik Gençlik, toplumun olduğu kadar kentlerinde geleceği demektir. Gençlerin sosyal, eğitsel, kültürel gelişmesinde ve sosyal alanda temsiliyetinde, doğrudan rol üstlenerek gençliğin önüne alan açılmalıdır. Daha iyi yaşanabilir, bir toplum için gençlerimize ihtiyaç vardır… Büyükşehir belediye başkanları, idarenin başı ve tüzel kişiliğin temsilcisidir. Bizler halk olarak başkanlardan;   Kanun ve usullere göre davranmasını Kentin,  hak ve menfaatlerini gözetmesini Halkın yanında durmasını Şehir de hayatı kolaylaştıracak hizmetler vermesini Kamu yararına sosyal belediyecilik yapmasını bekliyoruz. Kamusal harcamaları sağlık, eğitim, kültür gibi faaliyetlere yönlendiren istihdam sorununun çözümüne yönelik politikalar geliştiren, muhtaç durumda bulunanları koruyan, sosyal adaletin tesis edilmesine yardımcı olan bir belediye olsun. Verilen sözler tutulsun. Sandıktan ne çıkarsa çıksın Türkiye kazansın… UNUTMA SEVGİLİ OKUYUCU; BİR SİYASETÇİ GELECEK SEÇİMİ; BİR DEVLET ADAMI GELECEK KUŞAĞI DÜŞÜNÜR.