Son zamanlarda tek gündem geçim derdi fakat bunu bile görmeyen halkı duymayan bir yönetim şekli ile yaşam savaşı veriyoruz. Herkesi derinden etkileyen maaş zamları daha elimize geçmeden ve eriyip giderken bizlere bu zamları layık görenler kendilerine yaptıkları zamlarla hayatlarını daha da güvenli hale getiriyorlar. Ama bizler gene sosyal medyalardan isyan etmek dışında bir adım bile ileriye gidemiyoruz. Çünkü Türk olarak hak aramaktan, nefes alıp vermekten korkuyoruz. Şimdi böyle diyorum diye belki bana bile kızanlar vardır aranızda fakat koyun sorusu gibi bizlere reva görülen bu hayatı hepimiz kabullenip susup oturuyoruz. Susmayıp da ne yapalım dediğinizi duyar gibiyim. Bunun çok fazla yolu var fakat susmak dışında fakat yapacak kapasite biz halkta yok ha vardır illaki biri bir kıvılcım atsa da isyan etsek diye bekleyenler de ama bir elin beş parmağını geçmeyecek kadar azınlıktayız. Bu azınlığı da ben hiç bir zaman hafife almıyorum fakat bizim ülkemizde her şey birlik beraberlikten geçiyor. Örnek veriyorum yabancı ülkelerde olduğu gibi burada da halkı zora düşüren durumlarda birlikte hareket etmeyi başarabilsek bu düzen çok kısa surede değişebilir. Asgari ücretle geçinemeyen tüm çalışanların aynı anda iş bıraktığını düşünün sistem durur değil mi? Bu sefer adım atmak mecburiyetinde kalırlar. Fakat biz bırakın birliği beraberliği hala bir paket makarnaya tamah edip şükür ediyoruz. Türkiye'de her şey yanlış bir sistemle ilerliyor ve bunu kimse kabul etmek istemiyor bizler normal bir hayat yaşamıyoruz, yasayamıyoruz. Gençler ülkeyi terk ediyor kimse sebebini sorgulamıyor. Bir sorgulayın bakalım neden Türk halkı ülkesini terk ediyor neden doktorlarımız bile buradan gitmek istiyor neden bizler bu düzeni bozmuyor hiç kimse… Sürekli doktorlar grevde, eğitim sistemi çökük, emekliler aç, işçiler mutsuz Bizim ülkemizde bunların yaşanmasını bile normal gören de bir toplum var ve ben bu durumu bir birey olarak doğru bulmuyorum. Bu duruma olan tepkimi de koyuyorum peki ya sen yaşadığın bunca olumsuzluğa açlığa mutsuzluğa tavrını koyabiliyor musun? Halk olarak kendi ülkende kendi memleketinde kafanı yastığa rahat koyabiliyor musun? Yeni neslin yeni doğan çocuğun, eğitim hakkı elinden alınan çalışmak zorunda bırakılan gençlerin vebalini üstlene biliyor musun?