Seda Kul
Köşe Yazarı
Seda Kul
 

Türkiye Cumhuriyeti’nin nesli tükeniyor

Türkiye Cumhuriyeti’nin çocukları olarak geçmişte yaşadığımız çocukluklarımıza sokak oyunlarına bir yerden bir yere koşup duran çocuklara hep birlikte özlem duyuyoruz. Eskiden bu ülkenin evlatları huzur ve güven içindeyken şuanda maalesef ki neslimiz tehlike altında. Bizlerin nesline ne oluyor diye düşünmeden edemiyoruz. Neslimize ne oluyor? Neden evlenen çiftler bu ülkede çocuk yapmak bu devirde çocuk yetiştirmek istemiyor. Bu satırlarımı okurken aslında sizler de bana hak vereceksiniz diye düşünüyorum. Hanginiz çocuğunu korkmadan parka oynamaya gönderebiliyor ya da şöyle sorayım sizlere… Apartmanınızda mahallenizde çocuğunuzun kaç tane arkadaşı var aileleri korkmadan çocuğunu evinize evladınızla oynamaya gönderebiliyor mu? Sorumun yanıtını hepimiz biliyoruz maalesef ki artık çocuklarımız sokaklar da koşturamıyor, sadece telefona tablete mahkûm şekilde yaşıyorlar. çoğu dışarı çıksa ne tür oyun kuracağını bile bilmiyor çünkü ellerinde ki telefonlarla ya adam öldürüyorlar ya da savaş yapıyorlar. Bu durumda da hepimiz aslında geçmişe, çocukluğumuzda yaşadığımız o güzel anlara özlem duyuyoruz. Sokaklarda, parklarda koşan oynayan çocukları maalesef ki göremiyoruz. Çünkü çocukların elinden bunları alıyoruz. Yaşadığımız şehirlerde daha doğrusu ülkemizde olan güvenlik sorunu ve trafik sebebi ile çocuklarımızı dışarıya sokak oyunlarına hasret bırakıyoruz. Artık yeni nesil bizlerin yaşadığı ne o güzel bayramları ne de çocukluklarını yaşayabiliyorlar. Bu durum biz yetişkinleri oldukça etkiliyor fakat elimizden bunu düzeltmeye dair hiçbir şey gelmiyor. Çünkü artık her yaşanılanı her şeyi hemen kabulleniyoruz ve normalleştiriyoruz. Bunun böyle olmaması gerektiğini aslında her çocuğun eşit şartlarda büyümesi gerektiğini oysaki hepimiz biliyoruz. Bu durumu kendi aramızda konuşuyor kendi çocuklarımıza üzülüyor fakat hiçbir şekilde düzeltme yönünde bir atağa kalkmıyoruz ya da kalkamıyoruz. Peki, bunlara kimler engel oluyor? Bu çocuklar neden çocukluklarını doya doya yaşayamıyorlar. Şuan Antalya'nın en büyük sorunu olan ama kimsenin dile getiremediği veya dile getirse bile belediyelerin çözüm bulamadığı çocuk parklarına getirmek istiyorum. Alışveriş merkezlerindeki oyun alanlarına çoğu aile çocuğunu geçim sıkıntısı ve imkânsızlıklar dan dolayı götüremiyor. Ama gariban aileler çocuklarını gönül rahatlığı ile hani şu her mahallede olan geçmişte bizlerin koşup durduğu ailelerimizin gözleri kapalı bizi oyun oynamaya gönderdiği sadece çocuk kahkahalarının olduğu ve ara ara çocukların kavgalarına şahit olduğumuz o parklara kendi çocuklarımızı yanlarında olsak dahi bazen götüremediğimiz gerçeğine. Peki, neden bir anne yanında eşi olmadan korkmadan çocuğunu alıp parka götüremiyor diye düşündüğünüzü duyuyor gibiyim. Bunu şöyle cevaplamak istiyorum. Antalya 'da veya Türkiye'nin her hangi bir ilinde artık uyuşturucu, alkol o kadar küçük yaşlara indi ki gençler ellerinde şişelerle veya bir yerde kitlenip kalmış şekilde genelde parklarda yer alıyorlar. Ve bu durum biz anneleri tedirgin ettiği için çocuklarımızı kendimiz götüremediğimiz gibi gönderemiyoruz da. Kendi evimin olduğu mahallede gece gündüz demeden bağımlıların alkoliklerin sürekli parkta banklarda yattığını veya oturup içtiklerini görebiliyorum. Çoğu zaman bu durumu belediyelere şikâyet etsek de maalesef ki hala çözüm bulunamadı. Peki, bizlerin çocukları bu durumları onların en masum oynayacakları alanda görmeleri ne kadar doğru... Neden kimse bu durumlara müdahale etmiyor bu çocukların oyun oynamaya hakları yok mu? Aileler çocukları görüp korkacak veya başlarına bir şey gelecek endişesi ile sürekli çocuklarını evde tutmak zorunda kalıyorlar. Sürekli düşünüyorum bu durumu acaba ne yapılabilir belki parklara güvenlikler yerleştirilerek bu durum hafifletilebilir ama neden bunları yapmıyorlar diye de düşünmeden edemiyorum. Çocuklarımızın oyun alanlarına sahip çıkmak bu kadar zor ve imkansız mı gerçekten .. Neden belediyeler bu konularda önlem almıyorlar bu durumdan şikâyetçi olan bir dünya insan varken hala neden bu durum göz ardı ediliyor. Neden alkol, uyuşturucu çocuk parklarında yer alıyor neden çocuklara bunlar alenen gösteriliyor niye kimse bu duruma karşı ayaklanmıyor. Kim mutlu çocuğunun yaşadığı çocukluktan yada çocuğunuz dışarıda bahçede koşabiliyor mu sizler olmadan aklınız kalmadan bizim ülkemizde neden bu kadar güvenlik sorunu var? Hep beraber bunları düşünsek ve bulduğumuz çözümler yapılana kadar bütün çocuklar için geleceğimiz neslimiz için mücadele etsek ne güzel olurdu. Tek düşündüğüm artık bizim halkımızın imkânsızlıklara başarmak adına bir adım atması hak ettiği değeri görmesi. Çocuk parkları çocuk kahkahaları ile güzel alkol içen amcaların , gençlerin sarhoşluklarıyla değil.
Ekleme Tarihi: 16 Mayıs 2024 - Perşembe
Seda Kul

Türkiye Cumhuriyeti’nin nesli tükeniyor

Türkiye Cumhuriyeti’nin çocukları olarak geçmişte yaşadığımız çocukluklarımıza sokak oyunlarına bir yerden bir yere koşup duran çocuklara hep birlikte özlem duyuyoruz. Eskiden bu ülkenin evlatları huzur ve güven içindeyken şuanda maalesef ki neslimiz tehlike altında. Bizlerin nesline ne oluyor diye düşünmeden edemiyoruz. Neslimize ne oluyor? Neden evlenen çiftler bu ülkede çocuk yapmak bu devirde çocuk yetiştirmek istemiyor. Bu satırlarımı okurken aslında sizler de bana hak vereceksiniz diye düşünüyorum. Hanginiz çocuğunu korkmadan parka oynamaya gönderebiliyor ya da şöyle sorayım sizlere…

Apartmanınızda mahallenizde çocuğunuzun kaç tane arkadaşı var aileleri korkmadan çocuğunu evinize evladınızla oynamaya gönderebiliyor mu? Sorumun yanıtını hepimiz biliyoruz maalesef ki artık çocuklarımız sokaklar da koşturamıyor, sadece telefona tablete mahkûm şekilde yaşıyorlar. çoğu dışarı çıksa ne tür oyun kuracağını bile bilmiyor çünkü ellerinde ki telefonlarla ya adam öldürüyorlar ya da savaş yapıyorlar.

Bu durumda da hepimiz aslında geçmişe, çocukluğumuzda yaşadığımız o güzel anlara özlem duyuyoruz. Sokaklarda, parklarda koşan oynayan çocukları maalesef ki göremiyoruz. Çünkü çocukların elinden bunları alıyoruz. Yaşadığımız şehirlerde daha doğrusu ülkemizde olan güvenlik sorunu ve trafik sebebi ile çocuklarımızı dışarıya sokak oyunlarına hasret bırakıyoruz.

Artık yeni nesil bizlerin yaşadığı ne o güzel bayramları ne de çocukluklarını yaşayabiliyorlar. Bu durum biz yetişkinleri oldukça etkiliyor fakat elimizden bunu düzeltmeye dair hiçbir şey gelmiyor. Çünkü artık her yaşanılanı her şeyi hemen kabulleniyoruz ve normalleştiriyoruz.

Bunun böyle olmaması gerektiğini aslında her çocuğun eşit şartlarda büyümesi gerektiğini oysaki hepimiz biliyoruz. Bu durumu kendi aramızda konuşuyor kendi çocuklarımıza üzülüyor fakat hiçbir şekilde düzeltme yönünde bir atağa kalkmıyoruz ya da kalkamıyoruz. Peki, bunlara kimler engel oluyor?

Bu çocuklar neden çocukluklarını doya doya yaşayamıyorlar.

Şuan Antalya'nın en büyük sorunu olan ama kimsenin dile getiremediği veya dile getirse bile belediyelerin çözüm bulamadığı çocuk parklarına getirmek istiyorum.

Alışveriş merkezlerindeki oyun alanlarına çoğu aile çocuğunu geçim sıkıntısı ve imkânsızlıklar dan dolayı götüremiyor. Ama gariban aileler çocuklarını gönül rahatlığı ile hani şu her mahallede olan geçmişte bizlerin koşup durduğu ailelerimizin gözleri kapalı bizi oyun oynamaya gönderdiği sadece çocuk kahkahalarının olduğu ve ara ara çocukların kavgalarına şahit olduğumuz o parklara kendi çocuklarımızı yanlarında olsak dahi bazen götüremediğimiz gerçeğine.

Peki, neden bir anne yanında eşi olmadan korkmadan çocuğunu alıp parka götüremiyor diye düşündüğünüzü duyuyor gibiyim.

Bunu şöyle cevaplamak istiyorum. Antalya 'da veya Türkiye'nin her hangi bir ilinde artık uyuşturucu, alkol o kadar küçük yaşlara indi ki gençler ellerinde şişelerle veya bir yerde kitlenip kalmış şekilde genelde parklarda yer alıyorlar. Ve bu durum biz anneleri tedirgin ettiği için çocuklarımızı kendimiz götüremediğimiz gibi gönderemiyoruz da.

Kendi evimin olduğu mahallede gece gündüz demeden bağımlıların alkoliklerin sürekli parkta banklarda yattığını veya oturup içtiklerini görebiliyorum. Çoğu zaman bu durumu belediyelere şikâyet etsek de maalesef ki hala çözüm bulunamadı. Peki, bizlerin çocukları bu durumları onların en masum oynayacakları alanda görmeleri ne kadar doğru...

Neden kimse bu durumlara müdahale etmiyor bu çocukların oyun oynamaya hakları yok mu? Aileler çocukları görüp korkacak veya başlarına bir şey gelecek endişesi ile sürekli çocuklarını evde tutmak zorunda kalıyorlar.

Sürekli düşünüyorum bu durumu acaba ne yapılabilir belki parklara güvenlikler yerleştirilerek bu durum hafifletilebilir ama neden bunları yapmıyorlar diye de düşünmeden edemiyorum. Çocuklarımızın oyun alanlarına sahip çıkmak bu kadar zor ve imkansız mı gerçekten ..

Neden belediyeler bu konularda önlem almıyorlar bu durumdan şikâyetçi olan bir dünya insan varken hala neden bu durum göz ardı ediliyor. Neden alkol, uyuşturucu çocuk parklarında yer alıyor neden çocuklara bunlar alenen gösteriliyor niye kimse bu duruma karşı ayaklanmıyor. Kim mutlu çocuğunun yaşadığı çocukluktan yada çocuğunuz dışarıda bahçede koşabiliyor mu sizler olmadan aklınız kalmadan bizim ülkemizde neden bu kadar güvenlik sorunu var? Hep beraber bunları düşünsek ve bulduğumuz çözümler yapılana kadar bütün çocuklar için geleceğimiz neslimiz için mücadele etsek ne güzel olurdu. Tek düşündüğüm artık bizim halkımızın imkânsızlıklara başarmak adına bir adım atması hak ettiği değeri görmesi.

Çocuk parkları çocuk kahkahaları ile güzel alkol içen amcaların , gençlerin sarhoşluklarıyla değil.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (3)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve okurmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Halis Yıldırım
(16.05.2024 17:24 - #246)
Kalemine sağlık
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve okurmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Berna Deveci
(16.05.2024 23:44 - #247)
Çok doğru bir konuya değinmişsiniz. Teşekkürler
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve okurmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Berna Deveci
(16.05.2024 23:44 - #248)
Çok doğru bir konuya değinmişsiniz. Teşekkürler
Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve okurmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
(0) (0)
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.