Sebebini herkesin tartıştığı sosyal medya platformu olan Instagrama, erişim engeli kararı alındı. Bu kararı sorgulayan kadar durumdan memnun olanda var.   Hesabına giriş yapamayan herkes, panik yaşamıştır diye tahmin ediyorum. Çünkü, o kadar uzun zamandır bu sosyal medya platformu hayatımızın içindeki bir boşluk yaşanmıştır. Günümüzde insanlar, sosyal medyayı fark edilmek, daha aktif olmak, sosyal bir çevre edinmek, eğlenmek ve düşüncelerini paylaşmak için kullanıyor.   Erişim engelini, iyi yönünden değerlendirecek olursak günde ortalama en az 2 ya da 3 saatimizi, bazılarımız içinse daha fazla zamanını harcadığı bu sosyal medya platformu olmadan ne yapıyor muşuz? Sosyalleşebildiğinizi fark ettiniz mi? Peki söylenenleri duyabildik mi? Ailemizle vakit geçirip, yemek yerken telefona bakmak yerine sohbet edebildik mi? Başkalarının imrenmesi, yada görmesini istediğimiz kişiler için gidilmedi o yerlere… yada sofralar o amaçla kurulmadı değil mi? Paylaşacak, keyifle geçirilecek ne kadar çok an var oysaki… Küçükten büyüğe, telefonda geçirilen uzun süre bağların kopmasına, iletişimin azalmasına neden olmakta. Sevdiğiniz bir kitabı okuyabilmenin, ailecek güzel bir film izleyebilmenin tadına bakın derim :) Bu kapanışın, bir farkındalık olacağına inanıyorum. Aslında sandığımız kadar, önemli bir yer kaplamıyor sosyal medya hayatımızda. Etrafımızda olup bitenleri daha net görmeye başladığınıza eminim. Her ne kadar, bu erişim engeli can sıkıcı olsa da herkesin bu dinlenmeye ihtiyacı olduğunu düşünenlerdenim. Çünkü bu sosyal medya platformu kullanım amacını aşmıştı. Adı paylaşım olsa da genel hatlarıyla görünme ve görme amacıyla sosyal medyanın kullanıldığını söyleyebiliriz. Üstelik, bu görünmenin pekte saf olmadığını eklemeliyim. Kişi, görünmek istediği haliyle kendini gösteriyor. Olduğu gibi değil. Gerçeği eğip bükerek, ötekinin ilgi ve beğenisini kazanmaya yönelik bir gösterimden bahsedebiliriz. Gerçek kendiliğinden uzaklaşmak, sürekli iyi pozlar veya enteresan laflar etmeye çabalamak hem bir baskı hem de kimlik karmaşası yaratıyor. İşin en üzücü yanı ise, yaratılan sahte kimliğe kişinin kendisi de  inanmaya başlıyor. Farklı bir rekabet ortamı yaratılıyor. Kendimizi eksik ve yetersiz hissetmemize sebep oluyor. Başkalarının nereye gittiği, ne giydiği ile o kadar çok ilgileniyoruz ki bir süre sonra bizde kendimizi aynı şeyleri yaparken buluyoruz.   Peki bu sosyal medya platformunun hiç mi iyi yönleri yok?   Elbette var. Dünya üzerinde herhangi biriyle anında iletişim kurmanızı sağlar. Normal hayatta erişemeyeceğiniz uzaklıkta olan dostlarınızla iletişim halinde kalmanıza yardımcı olur. Yaratıcılık ve fikir geliştirmenizi sağlar. Geleneksel medya, araçlarında olduğu gibi haberi veya içeriği sosyal medyada tek bir taraf paylaşmıyor. Üreten ve izleyen ayrımını, ortadan kaldıran sosyal medya, geleneksel medyaya göre eşitlik kavramına bir adım daha yakın. İfade özgürlüğünüz var. Yasal bazı çerçeveleri aşmamak kaydıyla, her konuda fikrinizi beyan edebilirsiniz. Ve en önemlisi yeni gelir kaynağı olarak da görülüyor. Sosyal medya platformu üzerinde mağaza açmak, satış yapmak, hizmet tanıtımları ve pazarlamasını gerçekleştirmek, dış linkler oluşturarak e-ticarete yönlendirmek gibi gelir elde etmeniz için sosyal medya kullanımının faydaları da göz ardı edilmemelidir. Getirilen erişim engelinden en çok zarar gören kişiler ise bu platform üzerinden geçimini sağlayan kişiler olsa gerek. Bununla beraber sektörün günlük kaybının 2 milyar TL olduğu ifade ediliyor. Sonuç olarak Instagram’ın günlük kapatılması milyarlarca doları bulurken hem ekonomik hem de sosyal açıdan geniş çaplı etkiler yarattı. Sabredin en kısa sürede gidilen tatillerin, yenilen yemeklerin, güzel verilen pozların, bol bol yapılan paylaşımların tekrar hayatınızı renklendireceğine eminim. UNUTMA SEVGİLİ OKUYUCU; ZAMANIN KIYMETİNİ ANLAMAK, YAŞAMIN ÖZÜNÜ KAVRAMAKLA EŞDEĞER BİR DURUM.HER AN,HAZİNE GİBİ.DOLAYISIYLA HER ANI EN İYİ ŞEKİLDE DEĞERLENDİRİN.YAŞAMINIZI DAHA ANLAMLI KILAR :)