Bana göresini tanımlayayım; herhangi bir konuda iletişim ve ilişki içinde olan iki kişinin zorlama, baskı, manipülasyon, minnet gibi iletişimi engelleyen unsurlar olmaksızın bir duruma rıza gösterme, evet deme halidir. Herhangi bir ilişki türüne ve kişi sayısına bakılmaksızın da bu tanım geçerlidir, ister gönül ilişkiniz olsun ister iş ilişkiniz.    Geçenlerde erkek-kadın ilişkiler, iletişim ve yanlış anlaşılmalar üzerine sohbet ederken arkadaşımla sohbetimizin geldiği noktaydı bu kısmı. Taraflar özellikle yakın ilişkilerde çokça birbirini yanlış anlıyor “ben ne söyledim, sen ne duydu”  kısmı önem kazanıyor aslında. Bunun üzerine yazmak istedim çünkü iletişimde  “sen buna razı mısın”, “ne duydun”, “ben böyle istiyorum, senin önerin var mı” gibi basit cümlelerle geri bildirim almak ilişki kalitemizi ve birbirimizi anlama halimizi arttıracak.   Her zaman birbirimize empatik olamıyoruz bazen anlamıyoruz da, açık iletişim kurup duygularımızı, ihtiyaçlarımızı dillendirsekte birbirimizin haletiruhiyesini tam olarak anlayabildiğimizi düşünmüyorum ben. Bambaşka dünyalarda, bambaşka duygusal devinimlerde bulunurken herkes kendi içindekilerle yaşıyor, haliyle, aman o beni anlasın, sevse şunu yapardı, değer verse böyle davranırdı ya da kimse beni anlamıyor demek yerine harika bir alternatif sunuyor açık iletişim.    Açık iletişim derken yalın, dürüst ve yargısız bir iletişimden bahsediyorum. Hangi duyguda olduğumuzu, neye ihyacımız olduğunu söylediğimiz belki beklentimizi ya da nasıl muamele görmek istediğimizi somutlaştırdığımız bir iletişim. Ardından da karşı tarafın ne duyduğunu sorup teyidleşmek ve karşılıklı rızada bulunulabiliyor mu buna bakmak.   Her konuda anlaşılması mümkün olmayabilir her zaman fakat taraflar konu ne olursa olsun birbiriyle ne anladıklarını ve ne kadarına razı olduklarını paylaşırlarsa iletişim tadından yenmez. Eğer derdimiz haklı olmak değil bağ kurmaksa, ben seni anlamıyorum deyip işin içinden çıkmak yerine ne kadarını kabul edebildiğimize bakıp açık olmak işleri kolaylaştırabilir. Kestirip atmalar ve öfkelenmeler sorunu ortadan kaldırmaz gerilimin şiddetini arttırır ve anlaşma zemininden uzaklaştırır..   Herkesin hikayesi bambaşka şu hayatta, yaşadıklarından aldığı hazlar, ödediği bedeller, çektiği acılar ve kutlamaya değer anları düşünülünce ne kadar biriciğiz hepimiz. Her birimiz bambaşka renkleriz, birbirimizi tam olarak anlamamız mümkün olmasada birbirimizle ilişkimizde  niyetimizle, duygumuzla, ihtiyacımızla, kendimizi açıklıkla ortaya koyarsak ve bu karşılıklı olursa hayatımızı kolaylaştıran, güzelleştiren  ilişkilerin içinde yer alabiliriz. Renklerimiz birbirine karışmadan da yan yana anlamlı güzel resimler ortaya çıkarabiliriz.   Temennim hayatımın bundan sonraki kısmında, ilişkimizin biçimi her ne olursa olsun tüm bağ kurduğum insanlarla açıklıkla ve karşılıklı rızaya dayalı iletişim kurmak. Umarım sizlerle de aynı temennide buluşuruz sevgili okur…