Güzellemeler ve eylül romantizminden sonra biraz da karmaşasından bahsedelim eylül ayının. Yaz mevsiminin bitip havaların serinlemeye başlaması biz Antalyalılar için şahane ayların başlangıcını ifade etsede bir yandan da yeni başlangıçları ifade eder. Yeni başlangıçlar heyecanlı ve kaygılıdır her zaman.
Öğretmenler için özellikle eylül belirsizliklerle, yeni başlangıçlardan kaynaklanan kaygılarla ve yaz rahatlığından sonra tekrar bir düzene girmenin karmaşasıyla başlar. Öğrenciler büyür ya da değişir, yeni çocuklar, yeni veliler, yeni düzen ve yeni başlangıçlar. Bazıları bulunduğu şehri, düzenini değiştirip daha köklü değişiklikler yapar. Geçişleri net hissettiğimiz bazen hüzünlü, bazen umutlu, bazen belirsizliğin bizi korkuttuğu fakat alışacağımızı bildiğimiz karmaşa ayıdır eylül…
Kimi zaman tatlı serinliğine bayıldığımız ve romantize ettiğimiz, kimi zaman yeni şeylere başlamanın verdiği karmaşayla eksiye özlem duyup hüzünlendiğimiz bir ay.
Kafası karışık bir ay bence, tüm geçişler gibi.
Bitişlerin, yeni başlangıçların, geçişlerin, yenilenmenin, vedaların, merhabaların ve telaşların ayıdır eylül.
Aldığım yeni kararları küçük adımlarla hayata geçirmenin tam zamanıdır, yaz tatilinin umursamaz ve rehavetli halini bıraktığım, hayata karıştığım, eskileri atıp yepyeni başlangıçlara yelken açtığım aydır benim için eylül. Her başlangıç gibi de ürkütücü, umutlu yani karmaşıktır.
Sanırım birçok insan içinde benzer çağrışım yapıyor güzellemeler ve astrolojik çağrışımlar açısından bakılmadığında.
Oluruna bırakmanın ve doğa gibi tekrar filizlenmek için kuruyan yapraklardan vazgeçmenin vakti.
Bırakmanın ne kadar zor olduğunu bilirim alışkanlıklarımızı, konfor alanımızı, sevdiklerimizi fakat bazen bırakmak ferahlamak, tazelenmek ve yenilenmektir.
Başlangıçta karmaşa olsa da sonrasında bize iyi gelir, kıymetlidir cesur adımlar atıp bırakmak ve yeni şeylere başlamak yapmak.
Hayat da böyle bir döngü değil mi zaten bırakıp başlamayı hayatımızda azalttıkça yaşlanıyor rumuz ve bedenimiz. Zor vazgeçer olduysak yenilenme enerjisinden ve daha çok korkutur olduysa karmaşa, uyum sağlamakta daha çok zorlanıyorsak yaşlılığa doğru adım adım gidiyoruzdur sanki.
Bedenimizin yaşlanmasına çözüm bulamayız belki fakat ruhumuzun yaşlanmasına ufak tefek önlemler alabiliriz. Karmaşayı sakinlikle karşılayıp, geride bıraktıklarımızla vedalaşıp, yeni başlangıçlara merakla kucak açarsak keyifli deneyimlere yerini bırakır eylül kendini.
Eylül’ü ortalamışken tam olarak böyle bir yerlerdeyim ben oysa başlangıçta buz gibi suya girmenin hissettirdiği irkilmeyi, karmaşayı yaşadım. Sindirmişken yazayım dedim mucizelerle gelmedi eylül, yenilenme, alışma, bazen isyanlanlarla, konfor alanından çıkma zorunluluğuyla geldi.
Neredeyse bitmek üzere eylül, biterken ise temennim başlangıçtaki karmaşasını uyuma ve huzura bırakması. Mucizelerin pek mümkün olmadığı, tatsız haberlerin çok çok canımızı sıktığı, başlangıçların bazen bizi yorduğu bu güzel ay belki ikinci yarıda bize güzel şeyler sunar tabi kendi çabamız ve bakış açımızla.
Kendi güzelliklerimizi kendimiz yaratıp sakinlik ve huzurun içinde keyifle kaldığımız günler diliyorum sevgiler…