Burcu Ateş
Köşe Yazarı
Burcu Ateş
 

Çocukların hayatını karartma onlar yaşamayı hak ediyorlar

Her kız çocuğunun, fiziksel ve duygusal anlamda kendini güvende hissetme hakkı vardır. Kız çocukların evlerinin dışında hareket alanları birçok durumda cinsel şiddet, taciz ve saldırı gibi olumsuzluklardan duyulan kaygılar nedeniyle sınırlandırılmıştır. Dünya genelinde, pek çok ülkede kız çocukları yaşam yolculuklarının ilk gününden başlayarak toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılıktan tutunda şiddet, taciz, eğitim haklarının elinden alınmasına kadar birçok sorunla mücadele ediyor. Ve bu mücadelelere rağmen çocuklarımızı hala koruyamıyor güvenle yetiştiremiyoruz.   Artık, ne amca baba yarısı, ne teyze anne yarısı, ne baba baba gibi ne de anne, anne gibi. Sorun biraz da biz yetişkinlerde galiba… Ülkenin, gündeminden düşmeyen kız çocuklarına yapılan kötü muamelelerin altından nedense ya bir abi, ya bir baba, ya da şiddet eğilimli bir anne çıkıyor. Birçoğunuzu tenzih ederek söylüyorum bu sözlerimi ama şahit olduğumuz olaylar korkutucu. 21 Ağustos'tan bugüne kadar kayıp olan Narin, hala bulunamadı. Ve ne yazıktır ki abisi ve amcası zan altında. Asıl koruması gereken kişiler, nasıl da tanık konumunda olur. Aklınız alabiliyor mu? Benim alamıyor maalesef. Aile fertlerine de mi güvenemeyeceğiz? Evlatlarımızı emanet edemeyeceğiz. Ne istiyorsunuz bu kız çocuklarından? Hepsi korunmaya muhtaç. Ebeveynler olarak çocuklarımıza kendilerini yabancılar karşısında nasıl koruyacaklarını öğretsek de zararı hep en yakınlarımızdan görmekteyiz. Tanımadıklarınla konuşma kızım, bir şey verirlerse sakın alma, kötü bir muamele ile karşılaşırsan bağır kızım çığlık at. Böyle anlatmaz mıyız çocuklarımıza. Küçük bir kız çocuğuna göz diken öz babası ya da amcası ise nerde kaldı öğrettiklerimiz. En güvendikleri kişiler ya. Çocuklarımızı ihmal ve istismardan nasıl koruyacağız? Çocuklarınıza duygusal olarak yok gibi davranmayınız. İhtiyaç duyduğu sevgiyi ilgi ve alakayı gösteriniz. Gelişimini bozan her türlü davranıştan uzak durunuz. Onları, güvenle huzurla büyütün bir aileye ihtiyaçları var. Çocuklarınızı dinleyiniz. Yalan söylemekle itham etmek yerine, inanmayı deneyiniz. Maruz kaldıkları istismar, her ne olursa olsun size doğruları söylediğine emin olun. ÇÜNKÜ çocukların hayal gücü geniştir uydurur sözleri kesinlikle yanlıştır. Çocuklar yalan söylemez. Bu durumda, ilk kural çocuğa inanmaktır. Her şeyini sizinle paylaşmasını sağlayın. Sizden korkmasınlar. Kısacası, çocuklarınıza koşulsuz saygı gösterin. Onları yargılamadan anlayın… En büyük yük ve sorumluluk anne babaya düşmekte. Çocuklarınızı kimseye emanet edemeyeceğiniz tek başına markete bile gönderemeyeceğinizi bir çağda yaşıyoruz. Bunun bilincine vararak davranınız.   Gelelim o can yakan meseleye. Ben herkesin anne baba olmasına karşıyım. Büyütüp koruyamayacağınız evlatlar getirmeyiniz dünyaya. Onları bu kötü, güvenilmez çevre de tek başına bırakacak, hatta o kadar gözünüz dönüpte kendi evlatlarınıza yaptığınız istismar ve kötü davranışlara maruz bırakacaksanız anne baba olmayınız!!! Yâda tedavi olunuz.   Hukukun, adaletin olduğuna inandığımız güzel ülkemde ne yazık ki cezalar caydırıcı değil. Bir kız çocuğu yada erkek çocuğu fark etmeksizin yaşadıkları travma karşısında, yaşatanların 3-5 yıl içinde tahliye olacak olmaları aynı korku ve psikolojiyi defalarca yaşayacağı anlamına gelmektedir. İbret olması için öyle cezalar verilmeli ki, hiçbir çocuğa bırakın el sürmeyi, sözlü şiddette bile bulunamasınlar. Çocuklarımızın haklarını elinden almayınız. Onlara güzel bir gelecek bir hazırlayıp, mutlu başarılı nesiller yetişmesini sağlayınız. UNUTMA SEVGİLİ OKUYUCU; Bir çocuk yetiştirmek, dünyayı değiştirmektir.    
Ekleme Tarihi: 05 Eylül 2024 - Perşembe
Burcu Ateş

Çocukların hayatını karartma onlar yaşamayı hak ediyorlar

Her kız çocuğunun, fiziksel ve duygusal anlamda kendini güvende hissetme hakkı vardır. Kız çocukların evlerinin dışında hareket alanları birçok durumda cinsel şiddet, taciz ve saldırı gibi olumsuzluklardan duyulan kaygılar nedeniyle sınırlandırılmıştır.

Dünya genelinde, pek çok ülkede kız çocukları yaşam yolculuklarının ilk gününden başlayarak toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılıktan tutunda şiddet, taciz, eğitim haklarının elinden alınmasına kadar birçok sorunla mücadele ediyor. Ve bu mücadelelere rağmen çocuklarımızı hala koruyamıyor güvenle yetiştiremiyoruz.

 

Artık, ne amca baba yarısı, ne teyze anne yarısı, ne baba baba gibi ne de anne, anne gibi.

Sorun biraz da biz yetişkinlerde galiba…

Ülkenin, gündeminden düşmeyen kız çocuklarına yapılan kötü muamelelerin altından nedense ya bir abi, ya bir baba, ya da şiddet eğilimli bir anne çıkıyor. Birçoğunuzu tenzih ederek söylüyorum bu sözlerimi ama şahit olduğumuz olaylar korkutucu.

21 Ağustos'tan bugüne kadar kayıp olan Narin, hala bulunamadı. Ve ne yazıktır ki abisi ve amcası zan altında.

Asıl koruması gereken kişiler, nasıl da tanık konumunda olur. Aklınız alabiliyor mu? Benim alamıyor maalesef. Aile fertlerine de mi güvenemeyeceğiz? Evlatlarımızı emanet edemeyeceğiz. Ne istiyorsunuz bu kız çocuklarından?

Hepsi korunmaya muhtaç. Ebeveynler olarak çocuklarımıza kendilerini yabancılar karşısında nasıl koruyacaklarını öğretsek de zararı hep en yakınlarımızdan görmekteyiz.

Tanımadıklarınla konuşma kızım, bir şey verirlerse sakın alma, kötü bir muamele ile karşılaşırsan bağır kızım çığlık at. Böyle anlatmaz mıyız çocuklarımıza. Küçük bir kız çocuğuna göz diken öz babası ya da amcası ise nerde kaldı öğrettiklerimiz. En güvendikleri kişiler ya.

Çocuklarımızı ihmal ve istismardan nasıl koruyacağız?

Çocuklarınıza duygusal olarak yok gibi davranmayınız. İhtiyaç duyduğu sevgiyi ilgi ve alakayı gösteriniz. Gelişimini bozan her türlü davranıştan uzak durunuz. Onları, güvenle huzurla büyütün bir aileye ihtiyaçları var. Çocuklarınızı dinleyiniz. Yalan söylemekle itham etmek yerine, inanmayı deneyiniz. Maruz kaldıkları istismar, her ne olursa olsun size doğruları söylediğine emin olun. ÇÜNKÜ çocukların hayal gücü geniştir uydurur sözleri kesinlikle yanlıştır. Çocuklar yalan söylemez. Bu durumda, ilk kural çocuğa inanmaktır. Her şeyini sizinle paylaşmasını sağlayın. Sizden korkmasınlar. Kısacası, çocuklarınıza koşulsuz saygı gösterin. Onları yargılamadan anlayın…

En büyük yük ve sorumluluk anne babaya düşmekte. Çocuklarınızı kimseye emanet edemeyeceğiniz tek başına markete bile gönderemeyeceğinizi bir çağda yaşıyoruz. Bunun bilincine vararak davranınız.

 

Gelelim o can yakan meseleye. Ben herkesin anne baba olmasına karşıyım. Büyütüp koruyamayacağınız evlatlar getirmeyiniz dünyaya. Onları bu kötü, güvenilmez çevre de tek başına bırakacak, hatta o kadar gözünüz dönüpte kendi evlatlarınıza yaptığınız istismar ve kötü davranışlara maruz bırakacaksanız anne baba olmayınız!!! Yâda tedavi olunuz.

 

Hukukun, adaletin olduğuna inandığımız güzel ülkemde ne yazık ki cezalar caydırıcı değil. Bir kız çocuğu yada erkek çocuğu fark etmeksizin yaşadıkları travma karşısında, yaşatanların 3-5 yıl içinde tahliye olacak olmaları aynı korku ve psikolojiyi defalarca yaşayacağı anlamına gelmektedir.

İbret olması için öyle cezalar verilmeli ki, hiçbir çocuğa bırakın el sürmeyi, sözlü şiddette bile bulunamasınlar.

Çocuklarımızın haklarını elinden almayınız. Onlara güzel bir gelecek bir hazırlayıp, mutlu başarılı nesiller yetişmesini sağlayınız.

UNUTMA SEVGİLİ OKUYUCU;

Bir çocuk yetiştirmek, dünyayı değiştirmektir.

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve okurmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.