Kiracılardan çözüm önerileri

Yaşam 27.05.2024 - 14:29, Güncelleme: 27.05.2024 - 14:29
 

Kiracılardan çözüm önerileri

Kiracılar Dayanışması Platformu, fahiş kira artışlarına karşı çözüm önerisi sundu. Kiracılar ne istiyor, hangi çözüm önerilerini sundular. İşte ayrıntılar…
Okur Medya - Kiracılar Dayanışması Platformu Sözcüsü Cengiz Kul, kira artışlarına karşı geniş kapsamlı çözüm önerileri sundu. İşte kiracıların çözüm önerileri: *Boş olarak tutulan evlerin belli bir süre sonunda kiraya verilme zorunluluğu getirilmesi *Konut kiralama ve satışının serbest piyasanın insafına bırakılmaması *Göç politikası düzenlenmeli. *Türk vatandaşı olma şartları ağırlaştırılmalı, konut ve toprak satışı ile koşulsuz şartsız vatandaşlık verilmesi derhal son bulmalıdır. Türkçe dil bilme şartı da dahil olmak üzere vatandaşlık sistemi düzene girinceye kadar durdurulmalı, düzene girdiğinde ise zorlaştırılmalıdır. *yabancılara toprak satışı yasaklanmalıdır. Bu bağlamda mütekabiliyet yasası iptal edilmelidir. Türk vatandaşı olmak bu kadar ucuz ve değersiz olmamalıdır. *toki tarzında evler yapılması ve dar gelirli, emekli ,asgari ücretli vatandaşa  devlet tarafından kiraya verilmesi (devlet hazinesine düzenli para girişi sağlanması) *Belediyelerde konut satış ve kira tespit komisyonları oluşturulmalıdır. *4000 lira altına  ev sahiplerinden vergi alınmaması. 4000 ve 7000 arası %25 7000-10.000 arası %30 10.000-15.000arası %40 15.000ve üstüne %50 vergi ödemesinin ev sahibinden alınması. *tahliye taahhüdü uygulaması kaldırılmalıdır. ya da sadece kiracı kirasını ödemiyorsa, eve zarar veriyorsa ve mülk sahibi kendi oturacaksa geçerli olmalıdır. Kapıya gelen tahliye taahhüdü kiracıya elden teslim edilmedikçe tebliğ edilmiş sayılmamalıdır. Çünkü gelen kağıtlar kapıya yapıştırılmakta ve maalesef kiracının haberi olmaksızın itiraz süresini kaçırsın tahliye edilsin diye ev sahipleri tarafından kapıdan sökülmektedir. Bu sebeple tebliğ kağıdı muhtara da bırakılmamalıdır. *Ev sahiplerinden alınan damga vergisi aynı şekilde devam etmelidir. *yine kiralar bazı ev sahipleri tarafından elden alınmakta veya düşük vergi ödemek için yarısını banka dan yarısı elden alınmaktadır. Sonrasında kiramı ödemedi diye dava açıp kiracıyı evden çıkarabilmektedir. Bunu önlemek adına kiracı direk PTT’ye kira sözleşmesi ıle müracaat edip ödemeyi oradan yatırabilmelidir. PTT’den ev sahibine bilgi verilmeli , bunun için adliye ve avukat  ile uğraşmamalı adliyelerin yükü hafifletilmelidir. *Kira ödemeleri yalnızca tapu sahibine yatırılmalıdır. *Sözleşmeler e-devlet üzerinden yapılmalıdır. *Konutlar ve iş yerleri niteliklerine göre sınıflandırılmalı buna göre boşta olsa kiraya verilse de her mülk için katlanarak vergi alınmalıdır. Konutun yatırım ve zenginleşme aracı ve ülke ekonomisine dolar girme amaçlı pazarlanmasının önüne geçilmelidir. Konutun boş olduğunun tespit edilmesi halinde ise 2 ay içinde vergi cezasının taahhüt ettirilmesi, ihtiyaç fazlası mülk ediniminin önüne geçmesi açısından caydırıcı olabilir. *Ülke topraklarının bir dökümü yapılarak, tarımsal orman , hazine taşınmazları, boş alanlar ve kadastro harici bırakılmış olupta devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerin de tespiti yapılarak ülkenin bütününe ilişkin büyük ölçekli standart kadastral (s.t.k)1/1.500  ,1/1.000) haritalar hızla üretilmeli ve dar gelirli vatandaşa evler yapılıp kiraya verilmelidir. *Yapıların arsaya uygulanmasından en son kat çıkıncaya kadar ki süreç , çıkarılacak yapı denetim yasası ve yönetmeliğine göre ilgili tmmob birimlerince denetlenmelidir. *Gece kondu alanlarında yenilenme *Gecekondu alanlarının ıslah edilmesi *Yaşanabilir bir yerleşme sisteminin ve herkese yeterli konut gelişiminin izlenmesi için bir coğrafik bilgi ve istatistik sisteminin kurulması *kaçak yapılaşmanın önüne geçilmesi *Tek bir kişinin çok sayıda mülk edinimini zorlaştırıcı ve caydırıcı tedbirler alınmalıdır.yine yabancılar Türk vatandaşı olsa dahi barınma amaçlı sadece tek konut satın alabilmeli, toprak devlete ait olmalı , toprak satışına asla izin verilmemelidir.yabancıların müteahhitlik yapıp , konut üretip yurt dışına satış yapması ve vatandaşlık hizmeti vermesi engellenmelidir . ancak barınma krizi kontrol altına alındığında belirli şartlarla,zorlaştırıcı bir dizi önlemle kontrollü bir şekilde vatandaşlık verilmelidir. *Kentsel rantın düzenleme altına alınması ve yeterli arsa üretimi *Kentsel alt yapı finansmanının geliştirilmesi *Al satçı yetkisiz belgesiz emlakçılar piyasadan temizlenmelidir.bunun için yetkili ve odaya kayıtlı  emlakçılara verilen qr kod ile elektrik ,su ,doğalgaz,internet hizmetleri açtırımalıdır.bu qr kodu , her  mülk için sisteme oda tarafından işlemi yapacak emlakçıya tanımlı olacak şekilde her seferinde yenilenmelidir.ayrıca şahıslar kendilerine ait mülk için e- devlet üzerinden bu kodlara yine tek seferlik sahip sahip olabilmelidir.emlakçılık işini sadece üniversitelerin emlak bölümü mezunları ve isg mezunları gibi sınavlara tabi olupbelli standarda  sahip belgeli emlakçılar yapabilmelidir.yasadışı emlakçılık yapanlara yaptırımlar getirilmelidir. *Emlak komisyonları kiracıdan alınmamalıdır.komisyon bir kira bedeli olmamalı , yıllık  , 6 aylık gibi kira bedelleri toplu olarak kiracıdan talep edilmemelidir. *Artan enflasyon nedeni ile ^^tüfe ^^, kiracıları korumak yerine kiracıların sırtında yük olmuştur.kira zamları ev sahibi ve kiracıyı zora sokmayacak şekilde  sabitlenmelidir.sınıflandırılan ve tavan fiyatı belirli konutlar için zam oranı ne olursa olsun bunun üstüne çıkılmamalıdır.ancak bu %25 gibi dayatma şeklinde değil tavan fiatlar belirlenerek ve gözetilerek yapılmalıdır.çünkü  hali hazırdadüşük kirada oturan kiracıya %25 zam yapılarak fahiş fiyattan ev kiralamış kiracılar mağdur edilmektedir. Düşük kira ödeyen kiracı için %25 az iken yüksek kira ödeyen kiracı için %25 bile çok gelmektedir. bu şekilde olduğunda tahliye taahhüdü ile her yıl kiracılar evden çıkarılmaktadır. Ayrıca, bu uygulamalar nedeniyle kiralık ev bulmak zorlaşacaktır. Dolayışı ile geçici tedbirler yerine kapsayıcı tedbirler uygulanmalıdır. *Kira bedellerinin serbest piyasa ekonomisine göre belirleniyor oluşu gelinen noktada ev sahiplerinin kira tespit davası açma haklarını kötüye kullanmaları ile neticelenmiş vaziyettedir. Kira tespit davaları kaldırılmalı veya yine belediyelerde kira ve konut tespit komisyonlarında belirlenen fiyatlara göre hakkaniyetle uygulanmalıdır. *Günü birlik, aylık kiralamalar için ticari konut sınıflandırılması yapılmalı ve buna göre vergi alınmalıdır. Yine maliye tarafından zamansız takip yapılmalıdır. Boş olarak görünen konutlar özellikle denetlenmelidir. *Arz- talep dengesizliğinin altında yatan nedenlerin en başında gayrimenkul stoku gelmektedir. Gayrimenkul stoku belirli ellerde toplanmakta,vatandaş bu gayrimenkullerden yararlanamamaktadır. Günümüz  ekonomik şartlarında orta sınıf gittikçe yok olmakta,fakir ve zengin olarak  iki ayrı sınıf oluşmaktadır. Gayrimenkullerin  hepsi zenginlerin ve özellikle yabancıların eline geçmektedir.bu nedenle gayrimenkullerin kimlerin elinde toplandığının şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylasılması gerekmektedir. Yine yabancıların özellikle stokçuluk yapması önlenmeli,yabancı konut sahiplerine vergi usulünde farklı politikalar izlenmelidir. *Kentsel dönüşüm projeleri gerekçesiyle meskenlerinden olan kiracılara , riskli olduğu tespit edilen ve yıkım kararı verilen gayrimenkuller için karara itiraz hakkı tanınması ve bu kiracıların kira yardımı alabilmesi ayrıca kiracıların yeni yapılan binada tekrar kiracı olabilmesi için hukuki ve ekonomik güvence oluşturulması gerekmektedir.ayrıca kentsel dönüşüm diye adlandırılan dönüşüm bugün bina dönüşümüdür.şehirler belli bir plana göre ,şehrin tabiatına , tarihine,kültürüne  uygun topyekün bir değişim içine girdiğinde ancak kentsel dönüşümden bahsedilebilir.bu ayrı bir tartışma konusudur. *Barınma konusu sadece aileleri değil özellikle öğrencileride derinden etkilemektedir.kredi yurtlar kurumu genel müdürünün asli görevi öğrenci artışına göre planlama yaparak yurt yapmaktır. yurt çıkmayan ögrencıler konutlara yönelmek zorunda kalıyor fakat ev kiralayamıyorlardır. ev kiraları bu yönde öğrencileride had safhada etkilemiştir. bu durum öğrencilerin   gelecekleri ile ilgili kararlarında önemli rol oynamaktadır . ev bulamayan öğrenciler ne cabalarla kazandıkları okullara kayıt yaptıramamaktadır . eğitim hakkından mahrum kaldıkları zaman eğitim hakkı da ihlal edilmiş olmaktadır.zaten hepimizin barınma hakkı ihlal edilmiş durumdadır.anayasanın 65. maddesi uyarınca öğrencilerin barınma hakkını devlet sağlamak zorunda aksi takdirde görevini kötüye kullanmış olur .öğrencilere nitelikli barınma hakkı devlet tarafından sağlanmalıdır. *Toplumda her ailenin tek konutu olacak şekilde ve barınma amacı temel alınarak politikalar tesis edilmelidir. Stokçuluk önlenmelidir. *Ekonomi politikası acil düzenlenmeli , üretim teşvik edilmelidir. Yatırım alanları inşaattan farklı sektörlere kaydırılmalıdır. Asgari ücret il bazında ortalama bir ailenin yaşayabildiği konutların 3 katı olacak şekilde düzenlenmelidir. Sistem düzenleninceye dek gerekirse tek maaşlı , emekli, asgari ücretli, memur ve dar gelirli vatandaşlara barınma desteği verilmelidir. Kaynak olarak yabancılara ve yurt dışına yapılan yardımlar ülkenin öz evladı olan Türk halkına yönlendirilmelidir. Evden atılan ,sokakta kalan kiracılara ev taşıma ve ev bulma konusunda devlet güvencesi verilmelidir . türk halkı kendini yalnız terkedilmiş hissetmemelidir. * Yüksek kiralara karşı bir şikâyet hattı oluşturulup sürekli kontrol altında tutulmalıdır. * Sokağa atılan vatandaşın yardım istemek üzere arayacağı bir birim olmalıdır. İnsanlar çocuklarıyla, eşyalarıyla dısarda kalmamalıdır. bunu devletimiz sağlamalıdır. *Barınma ve temel yaşamsal standartların  iyileştirilmesi için stk ve bizler gibi platformlara kulak verilmelidir. Bu anlamda yarabandı niteliğinde geçici çözümler değil geniş kapsamlı yasa istiyoruz.                               
Kiracılar Dayanışması Platformu, fahiş kira artışlarına karşı çözüm önerisi sundu. Kiracılar ne istiyor, hangi çözüm önerilerini sundular. İşte ayrıntılar…

Okur Medya - Kiracılar Dayanışması Platformu Sözcüsü Cengiz Kul, kira artışlarına karşı geniş kapsamlı çözüm önerileri sundu. İşte kiracıların çözüm önerileri:

*Boş olarak tutulan evlerin belli bir süre sonunda kiraya verilme zorunluluğu getirilmesi

*Konut kiralama ve satışının serbest piyasanın insafına bırakılmaması

*Göç politikası düzenlenmeli.

*Türk vatandaşı olma şartları ağırlaştırılmalı, konut ve toprak satışı ile koşulsuz şartsız vatandaşlık verilmesi derhal son bulmalıdır. Türkçe dil bilme şartı da dahil olmak üzere vatandaşlık sistemi düzene girinceye kadar durdurulmalı, düzene girdiğinde ise zorlaştırılmalıdır.

*yabancılara toprak satışı yasaklanmalıdır. Bu bağlamda mütekabiliyet yasası iptal edilmelidir. Türk vatandaşı olmak bu kadar ucuz ve değersiz olmamalıdır.

*toki tarzında evler yapılması ve dar gelirli, emekli ,asgari ücretli vatandaşa  devlet tarafından kiraya verilmesi (devlet hazinesine düzenli para girişi sağlanması)

*Belediyelerde konut satış ve kira tespit komisyonları oluşturulmalıdır.

*4000 lira altına  ev sahiplerinden vergi alınmaması. 4000 ve 7000 arası %25 7000-10.000 arası %30 10.000-15.000arası %40 15.000ve üstüne %50 vergi ödemesinin ev sahibinden alınması.

*tahliye taahhüdü uygulaması kaldırılmalıdır. ya da sadece kiracı kirasını ödemiyorsa, eve zarar veriyorsa ve mülk sahibi kendi oturacaksa geçerli olmalıdır. Kapıya gelen tahliye taahhüdü kiracıya elden teslim edilmedikçe tebliğ edilmiş sayılmamalıdır. Çünkü gelen kağıtlar kapıya yapıştırılmakta ve maalesef kiracının haberi olmaksızın itiraz süresini kaçırsın tahliye edilsin diye ev sahipleri tarafından kapıdan sökülmektedir. Bu sebeple tebliğ kağıdı muhtara da bırakılmamalıdır.

*Ev sahiplerinden alınan damga vergisi aynı şekilde devam etmelidir.

*yine kiralar bazı ev sahipleri tarafından elden alınmakta veya düşük vergi ödemek için yarısını banka dan yarısı elden alınmaktadır. Sonrasında kiramı ödemedi diye dava açıp kiracıyı evden çıkarabilmektedir. Bunu önlemek adına kiracı direk PTT’ye kira sözleşmesi ıle müracaat edip ödemeyi oradan yatırabilmelidir. PTT’den ev sahibine bilgi verilmeli , bunun için adliye ve avukat  ile uğraşmamalı adliyelerin yükü hafifletilmelidir.

*Kira ödemeleri yalnızca tapu sahibine yatırılmalıdır.

*Sözleşmeler e-devlet üzerinden yapılmalıdır.

*Konutlar ve iş yerleri niteliklerine göre sınıflandırılmalı buna göre boşta olsa kiraya verilse de her mülk için katlanarak vergi alınmalıdır. Konutun yatırım ve zenginleşme aracı ve ülke ekonomisine dolar girme amaçlı pazarlanmasının önüne geçilmelidir. Konutun boş olduğunun tespit edilmesi halinde ise 2 ay içinde vergi cezasının taahhüt ettirilmesi, ihtiyaç fazlası mülk ediniminin önüne geçmesi açısından caydırıcı olabilir.

*Ülke topraklarının bir dökümü yapılarak, tarımsal orman , hazine taşınmazları, boş alanlar ve kadastro harici bırakılmış olupta devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerin de tespiti yapılarak ülkenin bütününe ilişkin büyük ölçekli standart kadastral (s.t.k)1/1.500  ,1/1.000) haritalar hızla üretilmeli ve dar gelirli vatandaşa evler yapılıp kiraya verilmelidir.

*Yapıların arsaya uygulanmasından en son kat çıkıncaya kadar ki süreç , çıkarılacak yapı denetim yasası ve yönetmeliğine göre ilgili tmmob birimlerince denetlenmelidir.

*Gece kondu alanlarında yenilenme

*Gecekondu alanlarının ıslah edilmesi

*Yaşanabilir bir yerleşme sisteminin ve herkese yeterli konut gelişiminin izlenmesi için bir coğrafik bilgi ve istatistik sisteminin kurulması

*kaçak yapılaşmanın önüne geçilmesi

*Tek bir kişinin çok sayıda mülk edinimini zorlaştırıcı ve caydırıcı tedbirler alınmalıdır.yine yabancılar Türk vatandaşı olsa dahi barınma amaçlı sadece tek konut satın alabilmeli, toprak devlete ait olmalı , toprak satışına asla izin verilmemelidir.yabancıların müteahhitlik yapıp , konut üretip yurt dışına satış yapması ve vatandaşlık hizmeti vermesi engellenmelidir . ancak barınma krizi kontrol altına alındığında belirli şartlarla,zorlaştırıcı bir dizi önlemle kontrollü bir şekilde vatandaşlık verilmelidir.

*Kentsel rantın düzenleme altına alınması ve yeterli arsa üretimi

*Kentsel alt yapı finansmanının geliştirilmesi

*Al satçı yetkisiz belgesiz emlakçılar piyasadan temizlenmelidir.bunun için yetkili ve odaya kayıtlı  emlakçılara verilen qr kod ile elektrik ,su ,doğalgaz,internet hizmetleri açtırımalıdır.bu qr kodu , her  mülk için sisteme oda tarafından işlemi yapacak emlakçıya tanımlı olacak şekilde her seferinde yenilenmelidir.ayrıca şahıslar kendilerine ait mülk için e- devlet üzerinden bu kodlara yine tek seferlik sahip sahip olabilmelidir.emlakçılık işini sadece üniversitelerin emlak bölümü mezunları ve isg mezunları gibi sınavlara tabi olupbelli standarda  sahip belgeli emlakçılar yapabilmelidir.yasadışı emlakçılık yapanlara yaptırımlar getirilmelidir.

*Emlak komisyonları kiracıdan alınmamalıdır.komisyon bir kira bedeli olmamalı , yıllık  , 6 aylık gibi kira bedelleri toplu olarak kiracıdan talep edilmemelidir.

*Artan enflasyon nedeni ile ^^tüfe ^^, kiracıları korumak yerine kiracıların sırtında yük olmuştur.kira zamları ev sahibi ve kiracıyı zora sokmayacak şekilde  sabitlenmelidir.sınıflandırılan ve tavan fiyatı belirli konutlar için zam oranı ne olursa olsun bunun üstüne çıkılmamalıdır.ancak bu %25 gibi dayatma şeklinde değil tavan fiatlar belirlenerek ve gözetilerek yapılmalıdır.çünkü  hali hazırdadüşük kirada oturan kiracıya %25 zam yapılarak fahiş fiyattan ev kiralamış kiracılar mağdur edilmektedir. Düşük kira ödeyen kiracı için %25 az iken yüksek kira ödeyen kiracı için %25 bile çok gelmektedir.

bu şekilde olduğunda tahliye taahhüdü ile her yıl kiracılar evden çıkarılmaktadır. Ayrıca, bu uygulamalar nedeniyle kiralık ev bulmak zorlaşacaktır. Dolayışı ile geçici tedbirler yerine kapsayıcı tedbirler uygulanmalıdır.

*Kira bedellerinin serbest piyasa ekonomisine göre belirleniyor oluşu gelinen noktada ev sahiplerinin kira tespit davası açma haklarını kötüye kullanmaları ile neticelenmiş vaziyettedir. Kira tespit davaları kaldırılmalı veya yine belediyelerde kira ve konut tespit komisyonlarında belirlenen fiyatlara göre hakkaniyetle uygulanmalıdır.

*Günü birlik, aylık kiralamalar için ticari konut sınıflandırılması yapılmalı ve buna göre vergi alınmalıdır. Yine maliye tarafından zamansız takip yapılmalıdır. Boş olarak görünen konutlar özellikle denetlenmelidir.

*Arz- talep dengesizliğinin altında yatan nedenlerin en başında gayrimenkul stoku gelmektedir. Gayrimenkul stoku belirli ellerde toplanmakta,vatandaş bu gayrimenkullerden yararlanamamaktadır. Günümüz  ekonomik şartlarında orta sınıf gittikçe yok olmakta,fakir ve zengin olarak  iki ayrı sınıf oluşmaktadır. Gayrimenkullerin  hepsi zenginlerin ve özellikle yabancıların eline geçmektedir.bu nedenle gayrimenkullerin kimlerin elinde toplandığının şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylasılması gerekmektedir. Yine yabancıların özellikle stokçuluk yapması önlenmeli,yabancı konut sahiplerine vergi usulünde farklı politikalar izlenmelidir.

*Kentsel dönüşüm projeleri gerekçesiyle meskenlerinden olan kiracılara , riskli olduğu tespit edilen ve yıkım kararı verilen gayrimenkuller için karara itiraz hakkı tanınması ve bu kiracıların kira yardımı alabilmesi ayrıca kiracıların yeni yapılan binada tekrar kiracı olabilmesi için hukuki ve ekonomik güvence oluşturulması gerekmektedir.ayrıca kentsel dönüşüm diye adlandırılan dönüşüm bugün bina dönüşümüdür.şehirler belli bir plana göre ,şehrin tabiatına , tarihine,kültürüne  uygun topyekün bir değişim içine girdiğinde ancak kentsel dönüşümden bahsedilebilir.bu ayrı bir tartışma konusudur.

*Barınma konusu sadece aileleri değil özellikle öğrencileride derinden etkilemektedir.kredi yurtlar kurumu genel müdürünün asli görevi öğrenci artışına göre planlama yaparak yurt yapmaktır. yurt çıkmayan ögrencıler konutlara yönelmek zorunda kalıyor fakat ev kiralayamıyorlardır. ev kiraları bu yönde öğrencileride had safhada etkilemiştir.

bu durum öğrencilerin   gelecekleri ile ilgili kararlarında önemli rol oynamaktadır . ev bulamayan öğrenciler ne cabalarla kazandıkları okullara kayıt yaptıramamaktadır . eğitim hakkından mahrum kaldıkları zaman eğitim hakkı da ihlal edilmiş olmaktadır.zaten hepimizin barınma hakkı ihlal edilmiş durumdadır.anayasanın 65. maddesi uyarınca öğrencilerin barınma hakkını devlet sağlamak zorunda aksi takdirde görevini kötüye kullanmış olur .öğrencilere nitelikli barınma hakkı devlet tarafından sağlanmalıdır.

*Toplumda her ailenin tek konutu olacak şekilde ve barınma amacı temel alınarak politikalar tesis edilmelidir. Stokçuluk önlenmelidir.

* Ekonomi politikası acil düzenlenmeli , üretim teşvik edilmelidir. Yatırım alanları inşaattan farklı sektörlere kaydırılmalıdır. Asgari ücret il bazında ortalama bir ailenin yaşayabildiği konutların 3 katı olacak şekilde düzenlenmelidir. Sistem düzenleninceye dek gerekirse tek maaşlı , emekli, asgari ücretli, memur ve dar gelirli vatandaşlara barınma desteği verilmelidir. Kaynak olarak yabancılara ve yurt dışına yapılan yardımlar ülkenin öz evladı olan Türk halkına yönlendirilmelidir. Evden atılan ,sokakta kalan kiracılara ev taşıma ve ev bulma konusunda devlet güvencesi verilmelidir . türk halkı kendini yalnız terkedilmiş hissetmemelidir.

* Yüksek kiralara karşı bir şikâyet hattı oluşturulup sürekli kontrol altında tutulmalıdır.

* Sokağa atılan vatandaşın yardım istemek üzere arayacağı bir birim olmalıdır. İnsanlar çocuklarıyla, eşyalarıyla dısarda kalmamalıdır. bunu devletimiz sağlamalıdır.

*Barınma ve temel yaşamsal standartların  iyileştirilmesi için stk ve bizler gibi platformlara kulak verilmelidir. Bu anlamda yarabandı niteliğinde geçici çözümler değil geniş kapsamlı yasa istiyoruz.

                            

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve okurmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.