Prof. Dr. Naci Görür ANSİAD’ın konuğu oldu

Ekonomi 15.05.2024 - 15:25, Güncelleme: 15.05.2024 - 15:25
 

Prof. Dr. Naci Görür ANSİAD’ın konuğu oldu

Bilim Akademisi Üyesi & Jeolog & Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) 2024 yılı faaliyet dönemi 8. Olağan Toplantısı’nın konuğu oldu. “Deprem Dirençli Antalya” konu başlığı ile 14 Mayıs 2024 Salı günü Akra Otel’de gerçekleştirilen toplantıda konuşan Prof. Dr. Görür, 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen depremlerin Helen Kıbrıs zonunda stres artımına neden olma ihtimali büyüktür. Biz, 6 Şubat depremleri olduğu zaman Kıbrıs’a dikkat diye uyarı verdik. Halen o uyarı geçerlidir” dedi.
Okur Medya - ANSİAD’a yeni üye olanlar için “Üye Alım Töreni” ile başlayan toplantıda Özdal Kompost İnş. Gıd. Tar.San.ve Tic. A.Ş.’nin sahibi Aysel Dal Cengiz, Asil Botanik Çiçekçilik Peyzaj Mimarlık Taş. Tur. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin sahibi Ayla Eryılmaz Arıcan, Perge Peyzaj İnş. San. ve Tic. A.Ş.’nin sahibi Zekayi Zeybek ve Rainbow Mücevherat Tur. San. ve Tic. A.Ş.’nin sahibi Vedat Bedel’e toplantının konuğu Bilim Akademisi Üyesi & Jeolog & Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür ile ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek tarafından rozetleri takılarak üyelik belgeleri takdim edildi.   Toplantının başkanlığını yapan ANSİAD Geçen Dönem Başkanı Akın Akıncı, yapmış olduğu konuşmasında depremin önemine dikkat çekti. Akıncı, Prof. Dr. Naci Görür’ün özellikle Kahramanmaraş Depremi’nden sonra bir misyoner gibi Türkiye’nin her yerine giderek deprem konusundaki bilgilerini paylaştığını söyledi ve ANSİAD toplantısına davet edildiği için teşekkür etti.   “Bu ülkeyi depreme hazırlamak zorundayız”   Türkiye coğrafi olarak Alp -  Himalaya deprem kuşağında olduğunun altını çizen Prof. Dr. Naci Görür,  “Uyumamanız lazım çünkü bu işin şakası yok. Dünyanın hiçbir yerinde Türkiye’deki kadar deprem planı yoktur. Her kentin yüzlerce planı var. Özellikle AFAD’da binlerce rapor var ve hepsi raflardadır. Üzeri açılıp bakılmamıştır. Sakın bizim burada fay yok demeyin. Canlı fay olmayınca yan gelip yatacak mıyız? Çağdaş düşünmek lazım. Bu ülkeyi depreme hazırlamak zorundayız. Herhangi bir yerde bir gece kalktığımızda insanlarımız ölmüşse bu hepimizin sorumluluğudur. Hepimiz vatandaş olarak ülkemize sahip çıkmak zorundayız” şeklinde konuştu.     “Türkiye Cumhuriyeti var olacaksa deprem problemini çözmemiz gerekir” diyen Görür, deprem problemini çözmenin mümkün olduğunu söyledi. Görür, “Bugüne kadar çözülmemesinin nedeni bu konuda siyasi iradenin olmayışı ve halkın kendi topraklarına, insanına sahip çıkmayışındandır. Her gün televizyonlarda domates ve biberin fiyatını, emeklinin maaşını konuşan halk bir gün dahi çoluğum çocuğum ölmesin diye depremi asla konuşmuyor. Bu işi böyle çözemeyiz” ifadelerini kullandı.     “Antalya’yı depremde etkileyecek üç tane deprem zonu var”    Antalya’nın istenilmesi takdirde depreme dirençli hale getirebileceğine dikkat çeken Görür, “Antalya ebediyen var olacaksa ve Antalyalılar burada yaşayacaksa buradaki faylar ister fazla ister seyrek olsun Antalya depreme dirençli yapılmak zorundadır. Antalya’yı depremde etkileyecek üç tane deprem zonu var.  Kim yok diyorsa bu işi bilmiyordur. Bunların zamanı gelirse tehlikelidir. Birincisi Fethiye-Burdur fay zonu burada olası bir deprem 100 km çapındaki bir alana afet boyutunda zarar verebilir. İkincisi Beyşehir, üçüncüsü de Antalya’nın güneyinde yer alan Helen -  Kıbrıs fay zonudur. Bu bahsettiğim üç zonda şu anda stres birikiyor. Ayrıca, ülkenin kimi yerlerinde olan faylar diğer yerlerdeki faylara stres biriktirebilir. Oranın vaktinden önce harekete geçip deprem üretmesine sebep olabilir. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli           gerçekleşen depremlerin Helen - Kıbrıs zonunda stres artımına neden olma ihtimali büyüktür. Biz 6 Şubat depremleri olduğu zaman Kıbrıs’a dikkat diye uyarı verdik. Halen o uyarı geçerlidir. Bu stres bir raddeye kadar birikir ve fay orada kırılarak deprem üretir. Fayda yeterince stres biriktiği zaman doğa matematik gibi çalışır pat diye deprem vurur” dedi.      Görür, sözlerine şu şekilde devam etti: “Deprem dirençli kent, bir kente deprem geldiği zaman o depremi minimum hasarlı atlatan kent demektir. Kaliforniya, Japonya, Tayvan, Endonezya, Şili, Arjantin, Hindistan, Çin, İtalya gibi ülkelerde bizlerden büyük depremler oluyor. Buralarda 3 - 5 kişi tesadüfen ölüyor. Günlük yaşam da değişmiyor. Bizde ise deprem hayatımızı karartıyor. Bütün ülkeye kabus gibi çöküyor. Örneğin 6 Şubat depremi. Bir senedir insanlar sürünüyor.  Bir kenti tanımlayan altı bileşen vardır. Bunlar sırasıyla yönetim, halk, altyapı yapı stoku, ekosistem – çevre, ekonomidir. Bir kenti tanımlayan parametreler bunlardır. Eğer biz bu parametreleri deprem dayanıklı dirençli yaparsak o kent otomatik olarak depreme dirençli olur. “ANSİAD 8. Olağan Toplantısı” ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek’in, toplantının başkanlığını yapan ANSİAD Geçen Dönem Başkanı Akın Akıncı ile birlikte konuğumuz Bilim Akademisi Üyesi & Jeolog & Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür’e günün anısına “Triskeles” hediye etmesinin ardından sona erdi.  
Bilim Akademisi Üyesi & Jeolog & Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür, Antalya Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANSİAD) 2024 yılı faaliyet dönemi 8. Olağan Toplantısı’nın konuğu oldu. “Deprem Dirençli Antalya” konu başlığı ile 14 Mayıs 2024 Salı günü Akra Otel’de gerçekleştirilen toplantıda konuşan Prof. Dr. Görür, 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli gerçekleşen depremlerin Helen Kıbrıs zonunda stres artımına neden olma ihtimali büyüktür. Biz, 6 Şubat depremleri olduğu zaman Kıbrıs’a dikkat diye uyarı verdik. Halen o uyarı geçerlidir” dedi.

Okur Medya - ANSİAD’a yeni üye olanlar için “Üye Alım Töreni” ile başlayan toplantıda Özdal Kompost İnş. Gıd. Tar.San.ve Tic. A.Ş.’nin sahibi Aysel Dal Cengiz, Asil Botanik Çiçekçilik Peyzaj Mimarlık Taş. Tur. İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin sahibi Ayla Eryılmaz Arıcan, Perge Peyzaj İnş. San. ve Tic. A.Ş.’nin sahibi Zekayi Zeybek ve Rainbow Mücevherat Tur. San. ve Tic. A.Ş.’nin sahibi Vedat Bedel’e toplantının konuğu Bilim Akademisi Üyesi & Jeolog & Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür ile ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek tarafından rozetleri takılarak üyelik belgeleri takdim edildi.

 

Toplantının başkanlığını yapan ANSİAD Geçen Dönem Başkanı Akın Akıncı, yapmış olduğu konuşmasında depremin önemine dikkat çekti. Akıncı, Prof. Dr. Naci Görür’ün özellikle Kahramanmaraş Depremi’nden sonra bir misyoner gibi Türkiye’nin her yerine giderek deprem konusundaki bilgilerini paylaştığını söyledi ve ANSİAD toplantısına davet edildiği için teşekkür etti.

 

“Bu ülkeyi depreme hazırlamak zorundayız”

 

Türkiye coğrafi olarak Alp -  Himalaya deprem kuşağında olduğunun altını çizen Prof. Dr. Naci Görür,  “Uyumamanız lazım çünkü bu işin şakası yok. Dünyanın hiçbir yerinde Türkiye’deki kadar deprem planı yoktur. Her kentin yüzlerce planı var. Özellikle AFAD’da binlerce rapor var ve hepsi raflardadır. Üzeri açılıp bakılmamıştır. Sakın bizim burada fay yok demeyin. Canlı fay olmayınca yan gelip yatacak mıyız? Çağdaş düşünmek lazım. Bu ülkeyi depreme hazırlamak zorundayız. Herhangi bir yerde bir gece kalktığımızda insanlarımız ölmüşse bu hepimizin sorumluluğudur. Hepimiz vatandaş olarak ülkemize sahip çıkmak zorundayız” şeklinde konuştu.  

 

“Türkiye Cumhuriyeti var olacaksa deprem problemini çözmemiz gerekir” diyen Görür, deprem problemini çözmenin mümkün olduğunu söyledi. Görür, “Bugüne kadar çözülmemesinin nedeni bu konuda siyasi iradenin olmayışı ve halkın kendi topraklarına, insanına sahip çıkmayışındandır. Her gün televizyonlarda domates ve biberin fiyatını, emeklinin maaşını konuşan halk bir gün dahi çoluğum çocuğum ölmesin diye depremi asla konuşmuyor. Bu işi böyle çözemeyiz” ifadelerini kullandı.  

 

“Antalya’yı depremde etkileyecek üç tane deprem zonu var” 

 

Antalya’nın istenilmesi takdirde depreme dirençli hale getirebileceğine dikkat çeken Görür, “Antalya ebediyen var olacaksa ve Antalyalılar burada yaşayacaksa buradaki faylar ister fazla ister seyrek olsun Antalya depreme dirençli yapılmak zorundadır. Antalya’yı depremde etkileyecek üç tane deprem zonu var.  Kim yok diyorsa bu işi bilmiyordur. Bunların zamanı gelirse tehlikelidir. Birincisi Fethiye-Burdur fay zonu burada olası bir deprem 100 km çapındaki bir alana afet boyutunda zarar verebilir. İkincisi Beyşehir, üçüncüsü de Antalya’nın güneyinde yer alan Helen -  Kıbrıs fay zonudur. Bu bahsettiğim üç zonda şu anda stres birikiyor. Ayrıca, ülkenin kimi yerlerinde olan faylar diğer yerlerdeki faylara stres biriktirebilir. Oranın vaktinden önce harekete geçip deprem üretmesine sebep olabilir. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli

 

 

 

 

 

gerçekleşen depremlerin Helen - Kıbrıs zonunda stres artımına neden olma ihtimali büyüktür. Biz 6 Şubat depremleri olduğu zaman Kıbrıs’a dikkat diye uyarı verdik. Halen o uyarı geçerlidir. Bu stres bir raddeye kadar birikir ve fay orada kırılarak deprem üretir. Fayda yeterince stres biriktiği zaman doğa matematik gibi çalışır pat diye deprem vurur” dedi.   

 

Görür, sözlerine şu şekilde devam etti: “Deprem dirençli kent, bir kente deprem geldiği zaman o depremi minimum hasarlı atlatan kent demektir. Kaliforniya, Japonya, Tayvan, Endonezya, Şili, Arjantin, Hindistan, Çin, İtalya gibi ülkelerde bizlerden büyük depremler oluyor. Buralarda 3 - 5 kişi tesadüfen ölüyor. Günlük yaşam da değişmiyor. Bizde ise deprem hayatımızı karartıyor. Bütün ülkeye kabus gibi çöküyor. Örneğin 6 Şubat depremi. Bir senedir insanlar sürünüyor.  Bir kenti tanımlayan altı bileşen vardır. Bunlar sırasıyla yönetim, halk, altyapı yapı stoku, ekosistem – çevre, ekonomidir. Bir kenti tanımlayan parametreler bunlardır. Eğer biz bu parametreleri deprem dayanıklı dirençli yaparsak o kent otomatik olarak depreme dirençli olur. “ANSİAD 8. Olağan Toplantısı” ANSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Ercan Özbek’in, toplantının başkanlığını yapan ANSİAD Geçen Dönem Başkanı Akın Akıncı ile birlikte konuğumuz Bilim Akademisi Üyesi & Jeolog & Deprem Bilimci Prof. Dr. Naci Görür’e günün anısına “Triskeles” hediye etmesinin ardından sona erdi.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve okurmedya.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.